İş Dünyasına Göre Türkiye'nin Depremin Yaralarını Sarması Zaman Alacak
Depremin birinci ayı geride kalırken Türkiye’nin önde gelen sanayi ve ticaret şehirlerinden firma sahibi ve C seviye yönetici 208 kişinin katılımıyla gerçekleştirdiğimiz İş Dünyasının Deprem Sonrası Ekonomiye Bakışı araştırması çarpıcı veriler içeriyor.
Türkiye, 6 Şubat sabahı büyük bir acıya uyandı. Dünya tarihinin en büyük felaketlerinden biri olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli depremler 11 ili doğrudan etkilerken, tüm toplumu yasa boğdu. Elbette, bu sürecin insani boyutlarının yanı sıra büyük bir ekonomik faturası da söz konusu.
AGS Global Araştırma, depremin birinci ayı geride kalırken İş Dünyasının Deprem Sonrası Ekonomiye Bakışı başlıklı bir araştırma hazırladı. 8-11 Mart 2023 tarihleri arasında Türkiye’nin önde gelen sanayi ve ticaret şehirlerinden firma sahibi ve C seviye yönetici 208 kişinin katıldığı araştırma çarpıcı veriler içeriyor.
Deprem Kaynaklı Erteleme ve İptaller Kapıda
Araştırmaya katılan iş insanlarının %47,1’i deprem bölgesiyle ticaret yaptığını ifade ederken, bölge kaynaklı olsun ya da olmasın iş kaybı, iptali ya da erteleme yaşadığını belirten iş insanlarının oranı %66,3’ü bulmuş durumda. Diğer yandan, iş dünyasının yarısı önümüzdeki dönemde iş kaybı, iptali ya da erteleme beklediğini ifade ediyor.
Gayrimenkul Fiyatları Yükselecek, İş Yerlerinde Depresyon Endişe Veriyor
Firma sahipleri ve C seviye yöneticilere göre; deprem nedeniyle Türkiye ekonomisinin karşılaşacağı en önemli sorunların başında açık ara gayrimenkul fiyatlarındaki artış (%68,3) geliyor. İş yerlerinde depresyon ve motivasyonsuzluk (%48,1), enflasyon artışı (%45,2), cari açıkta büyüme (%45,2) ve ihracatta daralma (%40,4) diğer öne çıkan sorunlar olarak kaydedilirken, Türkiye ekonomisinin küçüleceğini düşünenlerin oranı ise %38,5 olarak oldu.
Ayrıca; iş dünyasının vurguladığı diğer tehditler ise şirket iflasları (%38,5), gıda üretiminde düşüş (%37,5), lojistik sorunlar (%32,7) ve finansmana erişememe (%28,9) olarak öne çıktı.
Aşırı finansal genişleme (%14,4) ve döviz kurunda yükselme (%24) ise iş dünyasının ajandasında ilk sıralarda kendisine yer bulamadı.
İş Dünyasına Göre Depremin Yaralarını Sarmak Zaman Alacak
İş dünyası temsilcilerine “Türkiye’nin depremin yaralarını sarması ne kadar zaman alır?” diye sorulurken, 1-3 yıl %36,5 ile en çok oylanan seçenek oldu. Onu 5 yıldan uzun bir süre (%32,7) izlerken, 3-5 yıl diyenler ise %23,1 paya sahip.
10 Girişimden 6’sının Deprem ve Doğal Afet Stratejisi Yok
Araştırmaya katılan %61’i iş yerinde deprem ve doğal afet stratejisi olmadığını belirtirken, böyle bir stratejinin var olduğunu belirtenlerin %55,8’i bu süreçte yeniden değerlendirme imkanı bulduğunu, olmayanların ise sadece %36,1’i böyle bir strateji oluşturmayı planladığını belirtiyor. Diğer yandan, iş dünyası temsilcilerinin %72,1’i önümüzdeki dönemde olası bir deprem nedeniyle girişimini başka bir yere taşımayı düşünmediğini söylüyor.
Seçim Ertelenmemeli, Millet İttifakı Kıl Payı Önde
Türkiye 14 Mayıs tarihinde seçime giderken, iş dünyasının %81,7’si bu fikri destekliyor. Diğer yandan %14,4’lük kesim ise seçimin ertelenmesi gerektiğini düşünüyor. Bununla birlikte, araştırmaya katılanların %48,1’i depremin yaralarını Millet İttifakı’nın saracağını belirtirken, “Cumhur İttifakı depremin yaralarını daha hızlı sarar” diyenlerin oranı %45,2.
İş Dünyası Temkinli Bekleyişe Devam Diyor
Araştırmaya katılan iş insanlarına deprem sonrası şirketlerinin 2023 yılına ilişkin genel yaklaşımı sorulduğunda, “temkinli bekleyişe devam” diyenler %58,6 ile ilk sırada yer alırken, fırsatlar için tetikte olanlar ise %28,9 ile onları izliyor.
Araştırma sonuçlarını kamuoyu ile paylaşan AGS Global Araştırma Kurucusu ve CEO’su Ahmet GÜLER; “6 Şubat’ta yaşadığımız, 11 ilimizi derinden etkileyen ve 50 bine yakın insanımızı yitirdiğimiz depremler hepimizi derinden yaraladı. Ülkemize baş sağlığı diliyoruz. Türkiye nüfusunun %15’inin yaşadığı ve GSH’sinin yaklaşık %10’unu üreten deprem bölgesi başta tarım, hayvancılık, tekstil, mücevher, lojistik gibi birçok sektör açısından stratejik öneme sahip. Bu durumun, bölgesel kalkınma ve Türkiye ekonomisi üzerinde negatif etkileri olması kaçınılmaz. Nitekim, ilk tahminlere göre 80-100 milyar doları aşkın kayıptan bahsediliyor”. dedi.
İş dünyası içinse ekonominin küçülmesi, ihracatın daralarak cari açığın büyümesi gibi sonuçların ötesinde gayrimenkul fiyatlarındaki artış ve iş yerlerinde depresyon gibi sosyo-psikolojik faktörlerin öne çıktığını belirten GÜLER, “Bu faktörleri elbette uzun süredir ekonomimiz için büyük bir sorun olan enflasyon izliyor. Üstelik Türkiye, Cumhuriyet’in 100. Yılında kritik bir seçimin eşiğinde. Seçim ekonomisine deprem yardımları da eklenmiş durumda. İş dünyası bir an önce seçimin yapılmasını ve belirsizliğin sona ermesini bekliyor. Bir önceki çeyreğe göre temkinli bekleyişe devam diyenlerin oranının 16 puan artması da bunu gösteriyor. Diğer yandan, ancak çarkları güçlü bir şekilde dönen bir ekonomi, deprem bölgesi için sürdürülebilir yardım stratejisi üretebilir. Kısacası iş dünyası, radarından belirsizlikleri çıkartmak ve yoluna devam etmek istiyor.” diyerek sözlerine son verdi.
Araştırmanın Künyesi
Araştırma; bağımsız araştırma şirketi AGS Global tarafından 8-11 Mart 2023 tarihleri arasında online yöntemle Türkiye’nin önde gelen sanayi ve ticaret şehirlerinden firma sahibi ve C seviye yönetici 208 kişinin katılımıyla gerçekleştirildi.
RAPORUN TAMAMINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYINIZ..
AGSSocial: Sosyo-Ekonomik Araştırmalar ile paydaşlarımız için en net, gerçek ve güvenilir verileri, güçlü içgörüler eşliğinde sunuyor, hızla dönüşen toplumsal beklenti ve taleplere kulak vermenizi sağlıyoruz.